Hazine ve Maliye Bakanı, ekonomi gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Küresel riskler, iç politika, enflasyon ve deprem harcamaları gibi konulara değinen Bakan, bazı davaların ekonomide belirsizlik yarattığını belirtti.
GERİDE KALAN ZORLUKLAR
2025’in küresel ve yerel zorluklarla dolu bir yıl olduğunu aktaran Bakan, “Bu yıl başımıza gelmeyen kalmadı. Kuraklık, don, bölgesel savaşlar gibi birçok sorunla karşılaştık. İçerdeki davalar da elbette belirsizlik oluşturdu” ifadelerini kullandı.
DEPREM MALİYETLERİ
Şubat ayında meydana gelen büyük depremin etkilerine dikkat çeken Bakan, bu afetin bütçe ve enflasyon üzerinde ciddi etkiler yarattığını vurguladı. “Devletimiz, deprem bölgesinde 3,6 trilyon lira, yani yaklaşık 90 milyar dolar harcama yaptı. Bu rakam, yeniden inşa ve ihtiyaçların karşılanması için kullanıldı. Bütçe açığı, kaynağını piyasalardan borç alarak yönettiğimiz için enflasyonun kontrolden çıkmasını engelledik” dedi.
ENFLASYONDA İYİLEŞME TAKVİMİ
Enflasyonda düşüş hedeflerinin devam ettiğini belirten Bakan, temel mal enflasyonunun yüzde 20’nin altına düştüğünü, gıda enflasyonunun ise kuraklık nedeniyle yeniden yüzde 30’un üzerine çıktığını dile getirdi. “Yıl sonunda manşet enflasyonun yüzde 30’un altına düşeceğine inanıyoruz. Gelecek yıl hedefimiz yüzde 20’nin altında olacak. Orta vadede fiyat istikrarını sağlamayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.
YAŞAM KALİTESİ ÜZERİNDEKİ ETKİLER
Bakan, kira ve eğitim gibi kalemlerdeki artışların enflasyonu yukarı çektiğini ancak önemli bir nüfusun kirada oturmadığını ve kamunun ücretsiz eğitim sağladığını belirtti. “Vatandaşlarımız, hayat pahalılığının bir an önce düşmesini istiyor. Eleştirileri kabul ediyoruz. Ancak enflasyonda hissedilir bir düşüş yaşandığına inanıyoruz, fiyat etiketleri eskisi gibi hızla değişmiyor” dedi.
GELECEK BEKLENTİLERİ
Bakan, 2026 yılına dair beklentilerini de paylaştı. Küresel ticarette yavaşlama ve korumacılığın artacağını öngördüğünü belirtirken, finansal koşulların daha uygun bir hale geleceğini ifade etti. Petrol fiyatlarının düşmesini Türkiye açısından avantaj olarak değerlendiren Bakan, “Zorluklara rağmen dengeli bir ekonomik tablo var. Türkiye’nin yapısal avantajları ve savunma sanayi ihracatındaki artış, ekonomimiz için önemli fırsatlar yaratıyor” şeklinde konuştu.
News
